30 Eylül 2014 Salı

Birbirimizi daha iyi anlamanın yolu: Empati


Toplumumuzda çok sık iletişim kazaları yaşanmaktadır. Bazen hiç aklımızdan geçmeyen bir şey muhatabımızla aramızda, büyük bir problemin doğmasına sebep olurken, bazen de karşımızdakinin içinde bulunduğu şartları bilip değerlendirememe de iletişim bozukluklarına sebep olabilmektedir. Bu durumlarda empati yapmak birçok problemi daha başlamadan önce çözecek ve insanları daha iyi anlama konusunda bize kapılar açabilecektir. Öyleyse nedir empati?

Empati, bir insanın, kendisini muhatabının yerine koyarak, onun içinde bulunduğu şartlar ve imkânlar çerçevesinde, o kişinin davranış özelliklerini neden bu veya şu şekilde davrandığını anlayabilme durumudur.

Yüce Rabbimiz Kur’an-ı Kerim’de bize bir çeşit empati örneği sunmaktadır:
وَلْيَخْشَ الَّذِينَ لَوْ تَرَكُوا مِنْ خَلْفِهِمْ ذُرِّيَّةً ضِعَافًا خَافُوا عَلَيْهِمْ فَلْيَتَّقُوا اللهَ وَلْيَقُولُوا قَوْلاً سَدِيدًا
Arkalarında eli ermez, gücü yetmez küçük çocuklar bıraktıkları takdirde, onların halleri nasıl olur diye endişe edenler; başkalarının yetimlerine haksızlık etmekten de öylece korksunlar da Allah’ın cezalandırmasından sakınsınlar ve doğru söz söylesinler.” (Nisa, 4/9)

Burada Allah; sanki bize, kendinizi arkada yetim ve başkalarına muhtaç çocuklar bırakmış kişiler olarak düşünün ve dolayısıyla yetimlere karşı davranışlarınızı o bakış açısıyla yeniden değerlendirin diyor. Zira, bütün yetimler bir kişinin çocuğudur. Onların anne ve babası yerine ölen kişiler biz olabilirdik.

Öyleyse, insan “Onun yerinde olsam, şöyle şöyle yapardım” yerine “Acaba, o durumda onun yerinde olsam, ben neler düşünürdüm ve tavrım ne olurdu?” şeklinde düşünmeli ve karşıdaki insanı anlamaya çalışmalıdır. Zira muhatabı anlamak için onun o andaki ruhi durumunu, psikolojisini ve tepkilerini bilmek şarttır.

1 Temmuz 2003, Ailem Dergisi

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder